top of page
  • Writer's pictureEmapark Datça

Badem Ağaçlarının Arasında: Datça Gezilecek Yerler

Updated: May 20, 2019

Datça, Ege ve Akdeniz bölgelerinin birleştiği bir yerde kurulu, Muğla ilimize bağlı Türkiye'nin en şirin yerlerinden biridir. Hemen her yıl istisnasız gitmeye çalıştığım bozulmamış bir coğrafya burası. Taş evleri, begonvilleri, şirin sokakları, güler yüzlü insanları, güzel doğası ve berrak koylarıyla Datça, huzur, sakinlik, mutluluk, dinginlikle özdeş. Gidince geri dönmek istemiyor insan.

Bademler, ballar, zeytinler, sokakları süsleyen mis gibi begonviller, 90 yaş üstü zihinler ve bedenleri canlı mutlu insanlar, neredeyse yaz-kış yüzülen kristal berraklığında denizi, gün doğumu, gün batımı, mehtabı, yakamozu… Şehirleşmeden, gürültülü gece hayatından ve abartılı fiyatlardan uzak, leziz şeylerin diyarı burası ve bal, badem, balık bu topraklarda daha güzeldir. Tadına bir defa varan bırakamaz zaten.


Doğal güzelliği, özgünlüğü, duruluğu ve sakinliğiyle huzurla özdeş. İnsanı da doğası da ayrı bir güzel. Datça Yarımadasının batıya uzanan tepelerinin arası çok davetkar. Ovabükü, Palamutbükü, Hayıtbükü, Kızılbük koyları inci gibi dizilmiş. Denize kadar uzayan tepecikler yemyeşil badem, zeytin, incir, turunçgiller ve meşeliklerle kaplı.


Datça Gezilecek Yerler


1. Datça Merkez


Datça merkezi görünce burası mı Datça demeyin! Anadolu'nun hemen her yerinde olduğu gibi şirin bir kasaba merkezi beklemeyin. Apartmanların sıralandığı sokaklar sıradan.

Datça Limanı, mavi yolculuk teknelerinin sıralandığı minicik koyuyla insanı ilk görüşte âşık eden yerlerden. Üzerinde kültürel etkinliklerin yapıldığı bir amfi tiyatro bulunan palmiyeli ada, ince bir yolla limana bağlanmış. Liman özellikle gün batımı saatlerinden muhteşem güzel. Şanslıysanız renkten renge dönüşen anlarından birine denk gelirsiniz. Akşam saatlerinde Kumluk Plajındaki restoranlarında önceden yerinizi ayırmayı ihmal etmeyin. Liman çevresindeki restoranlarda balık ve deniz ürünleri ağırlıkta.

Datça Pazarı, Datça merkezdeki sokak aralarında her Cumartesi günleri kuruluyor. Datça Yarımadası ve çevre bölgelerde yetişen her çeşit çeşit meyve ve sebze tazelikleriyle burada satışa çıkıyor. Pazarda tarçın kokulu köy ekmeği, Datça çam balı, ak badem, çiçek balı, ada çayı, kaya koruğu satın alabileceğiniz şeyler. Yunan adalarından, özellikle Rodos ve Sömbeki adalarından pazar alışverişi yapmaya gelen Yunanlılar da pazarı şenlendiriyor.

Datça Bit Pazarı, belediyeye ait kapalı pazar yerinde, her ayın son pazar günü kuruluyor. Gaz lambalarından, kömürlü ütülere, gramofon ve fayton fenerlerine kadar birbirinden ilginç, ikinci el eşyalar yeni sahiplerini bekliyor. İlginizi çekebilir belki.

Datça merkezdeki plajlar arasında yer alan mavi bayraklı plajlardan Hastane Altı, Kumluk ve Taşlık plajlarında denize görebilirsiniz. Kumluk Plajı denize girebileceğiniz güzel plajlardan biri. Plajın tamamı kum ve denizi de oldukça sığ. Çocuklu aileler ve yüzme bilmeyenler için ideal. Plajda şezlong ve şemsiyeler kiralanabilir.


2. Eski Datça



Datça Yarımadasında, antik çağlardan beri üzerinde yaşam süregelen tek mahalle olan Eski Datça, tarihi milattan önce on birinci yüzyıla uzanan yarımadanın ilk yerleşim merkezlerinden biri. Badem ve zeytin ağaçları, begonvillerin süslediği taş evlerin, şirin butik otellerin ve sanat atölyelerinin bulunduğu Eski Datça, ününü son yıllarını burada geçirmiş Can Yücel’e borçlu. Burada bir sokağa onun adı verilmiş, sokak tabelası yanına bir de şiiri eklenmiş.

Büyük şehirlerin kaosundan kaçan sanatçı ruhlu insanların yeni sığındıkları kasabalardan biri. Geleceği parlak. Taş duvarlı eski evlerinin hala birçoğu harabe olsa da, begonvillerin süslediği eski sokaklarda dolaşmak ve fotoğraflamak çok keyifli. Eğer aracınız varsa Datça’da konaklama için de uygun yerlerden biri.


3. Kargı Koyu



Datça güzelliğiyle sizi büyüleyecek enfes koylara ve Datça büklerine sahip. Datça ilçe merkezine 3 kilometre uzaklıkta yer alan Kargı Koyu, kuzey ve güneybatı rüzgârlarına kapalı şahane bir doğal güzellik. Merkezden yürüyerek yarım saatte de gidilebilir. Yeşil ve mavinin tonları harmanlanmış burada.

Bozulmamış ve bakir olan Kargı’nın çevresinde pek çok pansiyon ve restoran var. Beach club beklemeyin, bildiğiniz sahil işletmeleri mis gibi. Yürüyüş rotalarının birçoğu da buradan başlıyor. Her yarım saatten bir kalkan minibüsler var, yol sadece 15 dakika sürüyor.


4. Kızlan Köyü



Datça ilçe merkezine on kilometre mesafede yer alan ve sırtını dağlara yaslamış konumda olan Kızlan Köyü arkasına Ege Denizi’ni alan badem ve zeytin ağaçlarıyla kaplı verimli ovalarıyla cennet bir doğaya sahip şirin Datça Köyü. Aşağıdan başlayarak yukarıya doğru arka arkaya altı değirmenden oluşan ve kapıları güneye bakan Kızlan Köyü Tarihi Yel Değirmenleri ise, kimisi restore edilerek restoran, kimisi ev olarak kullanılan tarihi değirmenlerden oluşuyor.

Kızlanaltı, Gebekum, Gereme, Katıyalı Plajları; Tarihi Yel Değirmenleri, fosil kumlar ile farklı bitki ve hayvanları barındıran Gebekum Doğa Koruma Alanı, sörf yapılan turistik tesisler ve doğa yürüyüşleri için birçok yürüyüş parkurlarıyla da benzersiz bir yerleşim.


5. Hayıtbükü ve Kızılbük



Datça’nın olağanüstü koylarından Hayıtbükü ve Kızılbük, Mesudiye Köyü sınırları içinde kalıyor. Datça merkezden yaklaşık yarım saat uzaklıktaki Mesudiye’ye giden virajlı yollardan ovaya inip sola saptığınızda doğruca Hayıtbükü’ne geliyorsunuz.

Yaz sezonunda yüzlerce yata ev sahipliği yapan Hayıtbükü, yay şeklindeki kumsalıyla tatilcilerin cennet mekânlarından biri. Korunaklı ve sığ bir denize sahip. Kumlu sahiliyle çocuklu ailelerin uğrak yeri. Su altı güzelliği ve dalış severler bakımından da Datça’nın en nadide koylarından biri. Hayıtbükü’nün hemen devamında ise Kızılbük var.


6. Ovabükü


Mesudiye Köyü’nün sahili burası. Hayıtbükü ve Kızılbük’e nazaran daha uzun ve koyun hemen arkası zeytinlikler ve yazlıklarla dolu. Sahili hafif taşlık ve kumlu küçük bir koy. Çevrede az sayıda işletme ve birkaç pansiyon var. Ovabükü’nden Palamutbükü’ne uzayan dar bir kıyı yolu yolculuğuyla Palamutbükü’ne geçilebiliyor. Palamutbükü benim daha çok sevdiğim bir koy. Vaktinizi Palamutbükü’ne ayırın.


7. Palamutbükü



Palamutbükü, Datça Yarımadası’nın en ünlü plajı. Badem ağaçları arasından geçip ulaştığınız koy, metrelerce dibi görünen eşsiz denizi, bakir kumsalı ve cana yakın insanıyla sessizlik ve huzurun yarımadadaki adresi. Datça merkeze 25 kilometre mesafede yer alan Palamutbükü’ne, Datça’dan yola çıkıp, muazzam güzellikteki bir yoldan kekik kokuları arasından geçerek ulaşıyorsunuz. Mevsim baharsa enfes manzaralar sizi bekliyor.

Sahil şeridi diğer büklere göre en uzun olanı. Çok sayıda yazlık ve pansiyonların çevrelediği koy diğerlerine göre daha kalabalık. Sahili taşlık olduğundan kum severler belki hoşlanmayabilir ama denizi o yüzden kristal berraklığında. Masmavi denizi, uzun sahili ve tertemiz deniziyle, günün her saati farklı bir güzelliğe bürünüyor. Koy boyunca pek çok turistik tesis, otel, restoran ve yazlık evlerin bulunduğu Palamutbükü’nde, sahil boyunca sıralanmış balık lokantalarından birine oturup mutlaka taze ürünlerinden tadın.


8. Knidos Antik Kenti



Datça Yarımadası’nın batı ucundaki Tekir Burnu üzerinde nefis bir yere kurulmuş Knidos Antik Kenti, Rodos Birliği’ne bağlı, bilim, mimarlık ve sanatta da oldukça ileri bir kentti. Reşadiye Yarımadası’nın en ucunda, bir yanınız Akdeniz, bir yanınız Ege.

Antik dünyanın pek çok sanatçı ve bilim insanının da yaşadığı yer aynı zamanda. Tarihin büyük astronomi ve matematik bilimcisi Eudoksus, Doktor Euryphon, ünlü ressam Polygnotos ve dünyanın yedi harikasından biri sayılan İskenderiye Feneri’nin mimarı Sostratos Knidos’da yaşamış.

Şarap ihracatı sayesinde gelişmiş bir ticarete sahip olan Knidos, kuleler ve surlarla çevrili askeri ve ticari olmak üzere iki limana sahip kent olarak yaşamını sürdürmüş. Antik kentin hemen her köşesini yürüyün, tepeye çıkıp nefis manzarayı izleyin. Gezmek için en az 1 saat gerekiyor. Knidos Antik Kenti, dünyada güneşin en güzel battığı yerlerden birisi. O yüzden akşama doğru gidin, güneşi burada batırın.


9. Datça Aktur



Berrak mavi bayraklı koyları ile Aktur, Datça’nın en çok bilinen yerlerinden. Çiftlik Koyu, Kovanlık Koyu ve Kurucabük Koyu yan yana. Kampçıların, karavancıların, tatilcilerin gözde mekânı. Datça’ya 30 km mesafede yer alıyor. Merkezden düzenli minibüs seferleri var.


10. Apollon Kutsal Alanı



Datça Yarımadası, Emecik Köyü yakınlarında yer alan Apollon Kutsal Alanı, 998’den bu yana kazı çalışmalarının devam ettiği kazı bölgesi. Herodotos’un eserinde Dorların toplanarak Apollon adına düzenledikleri ritüellerin yapıldığı yer olarak söz edilen Triopion için uygun konumda yer alıyor. Yukarı Teras, Helenistlik Dor Tapınağı ve Aşağı Teras olarak üç bölümde yoğunlaşan kazılarda, erken Bizans dönemine ait bir Büyük Bazilika ve geleneksel bir Dor Tapınağı olduğu anlaşılan Helenistik Anıtsal Yapı ortaya çıkarılmış.


Yunan Adaları arasında güzellerinden Simi Adası, hemen Datça’nın karşısında yer alıyor. Schengen vizesi veya yeşil pasaportunuz varsa mutlaka gidin. Dağın yamacına kurulan şehir manastırlarıyla meşhur.

Konaklama önerim: Datça’da konakladığım, Datça merkezden çok az ileride denize hâkim bir tepecik üzerine kurulu Villa Aşina hem nefis manzarası hem de samimi ve sıcak havasıyla konaklayabileceğiniz en güzel butik otel, üstelik fiyatları da makul.

Datça Dalaman Havaalanı’na 160 km, Bodrum Havalimanına ise karayoluyla 234 km’lik uzaklıkta yer alıyor. Datça’ya karayolu ile gidecekleri virajlı ama bir o kadar da güzel bir yol bekliyor. Çam, zeytin ve badem ağaçlarının eşsiz güzelliğine nazır kıvrıla kıvrıla uzayan yol, bana göre Türkiye’nin en güzel araç sürüş yollarından birisi. Datça ulaşım hakkında detaylı bilgiler için Datça’ya nasıl gidilir blog yazıma göz atın. Bodrum’dan Datça’ya feribot olduğunu da aklınızda bulundurun. Datça, Selimiye, Söğüt, Turunç bölgenin gözbebekleri.


24 views0 comments

Recent Posts

See All
bottom of page